On yılı aşkın bir süredir küresel mobil DRAM pazarına liderlik ettikten sonra Samsung, endüstrinin en hızlı LPDDR5X DRAM çözümünü duyurdu. Mart ayında kurulan 7.5 Gbps’lik bir önceki rekordan 8.5 Gbps hıza ulaşan Samsung LPDDR5X DRAM, Qualcomm Snapdragon mobil platformlarında kullanım için doğrulandı.
Sektörün ilk 8 GB LPDDR5 çözümünü tanıttıktan yaklaşık dört yıl sonra Samsung, alanında yeni bir başarı ile geri döndü. Bu sefer her şey hız ile ilgili. Samsung’un sektördeki en hızlı LPDDR5X DRAM’i 8,5 Gbps hızında çalıştı.
İddia: S22 modellerini Samsung mu yavaşlatıyor.
Samsung’a göre, Mart ayında elde edilen 7.5 Gbps, uygulama işlemcisi ve bellek arasındaki yüksek hızlı sinyal ortamını optimize ederek yeni bir rekor sağlandı. Bu yeni rekor, Samsung’un aşağıdaki kilometre taşlarını içeren bellek pazarındaki uzun başarı akışının ardından geliyor: 1,8 Gbps LPDDR3, 3,7 Gbps LPDDR4, 4,2 Gbps LPDDR4X ve 6,4 Gbps LPDDR5.
Samsung belleği evreni hızlandırıyor!
Bugün tanıtılan 8.5 Gbps LPDDR5X DRAM çözümü ile ilgili olarak, hem Samsung hem de Qualcomm Technologies, mevcut ürün portföylerini geliştirmek için bunu kullanmayı planlıyor gibi görünüyor. Ancak henüz bahsedilecek detaylı bir bilgi yok. Qualcomm Ürün Yönetimi Başkan Yardımcısı Ziad Asghar, “Mobil, oyun ve kamera için yeni özellikler ve iyileştirilmiş performansla kullanıcı deneyimlerini geliştirecek olan Snapdragon mobil platformlarında 8,5 Gbps’de en yeni LPDDR5X’i etkinleştiren mobil endüstride ilk biziz.”
LPDDR bellek şu anda bilgisayarlar ve akıllı telefonlar, modern araçlar, veri merkezleri, uç sunucular gibi birçok uygulamanın yanı sıra çeşitli akıllı ev ve IoT çözümlerinde kullanılmaktadır. Çeşitli alanlarda hızlı, daha küçük ve daha fazla güç açısından verimli bellek ihtiyacı artıyor. LPDDR DRAM’in yapay zeka ve metaverse tarafından yönlendirilen gelişen pazarlardaki varlığını da arttırması bekleniyor. Veri merkezleri ve uç sunucular için, LPDDR DRAM’in düşük güç özellikleri, güç tüketimi seviyelerini düşürmeye yardımcı olabilir ve bu da veri merkezi yöneticileri için iyileştirilmiş bir toplam sahip olma maliyeti (TCO) sağlarken, ısı ve karbon emisyonlarını azaltarak iklim üzerindeki etkilerini de azaltır.